Kentsel dönüşüm, şehirlerin daha yaşanabilir hale getirilmesi amacıyla yapılan bir dizi yenileme ve yeniden yapılandırma sürecidir. Türkiye'de kentsel dönüşüm, 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun çerçevesinde yürütülmektedir. Bu kanun, riskli yapıların tespit edilmesi, yıkılması ve yeniden inşa edilmesi süreçlerini düzenler. Kentsel dönüşüm projeleri, mülk sahipleri için önemli fırsatlar sunarken, aynı zamanda hak kayıplarına yol açabilecek hukuki sorunlar da barındırmaktadır.

Kentsel dönüşüm sürecinde en yaygın karşılaşılan hukuki sorunlardan biri, mülkiyet haklarının ihlal edilmesidir. Mülk sahipleri, taşınmazlarının değerinin altında bir bedelle kamulaştırılması veya zorla el konulması gibi durumlarla karşılaşabilirler. Ayrıca, imar planlarındaki değişiklikler nedeniyle mülk sahiplerinin hak kaybına uğraması da sıkça görülen bir sorundur. Bu tür durumlarda, mülk sahiplerinin haklarını korumak için hukuki yollara başvurmaları gerekmektedir.

Kentsel dönüşüm sürecinde haklarınızı korumak için öncelikle bir gayrimenkul hukuku uzmanından danışmanlık almanız önemlidir. Uzman bir avukat, mülkünüzün değerlemesi, kamulaştırma süreçleri ve imar planları hakkında size rehberlik edebilir. Ayrıca, Danıştay ve Yargıtay'ın kentsel dönüşümle ilgili güncel kararlarını takip etmek, haklarınızı savunmanızda size yardımcı olabilir. Örneğin, Danıştay'ın 2019 yılında verdiği bir kararda, kamulaştırma bedelinin mülkün gerçek piyasa değerine uygun olması gerektiği vurgulanmıştır.

Sonuç olarak, kentsel dönüşüm projeleri, şehirlerin modernleşmesi ve güvenli hale gelmesi açısından büyük önem taşımaktadır. Ancak, bu süreçte mülk sahiplerinin haklarını korumaları da bir o kadar önemlidir. Türk Hukuku çerçevesinde, mülkiyet haklarının korunması ve adil bir dönüşüm sürecinin sağlanması için gerekli hukuki adımların atılması gerekmektedir. Bu nedenle, kentsel dönüşüm sürecine dahil olan herkesin, haklarını korumak için hukuki danışmanlık alması ve yasal süreçleri yakından takip etmesi önerilmektedir.