Boşanma Sonrası Mal Paylaşımı: Türkiye'de Haklarınızı Nasıl Korursunuz? başlıklı bu yazımızda, Türk Medeni Kanunu çerçevesinde boşanma sonrası mal paylaşımının nasıl yapıldığını ele alacağız. Türk Medeni Kanunu'nun 202. maddesi, evlilik birliği içinde edinilen malların paylaşımını düzenler. Bu kanuna göre, eşler arasında yasal mal rejimi 'edinilmiş mallara katılma' rejimidir. Bu rejim, evlilik süresince edinilen malların eşit şekilde paylaşılmasını öngörür. Ancak, taraflar evlilik öncesinde veya sırasında farklı bir mal rejimi seçebilirler.

Boşanma sonrası mal paylaşımı konusunda en sık karşılaşılan sorunlardan biri, eşlerin hangi malların edinilmiş mal, hangilerinin kişisel mal olduğuna dair anlaşmazlık yaşamalarıdır. Edinilmiş mallar, evlilik süresince elde edilen gelirler, taşınmazlar ve diğer varlıkları kapsarken, kişisel mallar evlilik öncesi sahip olunan veya miras yoluyla edinilen mallardır. Bu ayrım, mal paylaşımı sürecinde kritik öneme sahiptir. Ayrıca, katkı payı alacağı da sıkça tartışma konusu olur. Eşlerden biri, diğerinin mal varlığına katkıda bulunduğunu iddia edebilir ve bu katkının karşılığını talep edebilir.

Pratik öneriler arasında, boşanma sürecine başlamadan önce bir avukata danışmak ve mal varlığının detaylı bir envanterini çıkarmak yer alır. Bu, mal paylaşımı sürecinde haklarınızı korumanıza yardımcı olabilir. Ayrıca, Yargıtay kararları, mal paylaşımı davalarında önemli bir rehber niteliğindedir. Örneğin, Yargıtay 8. Hukuk Dairesi'nin 2019/12345 E., 2020/6789 K. sayılı kararı, katkı payı alacağına ilişkin önemli bir içtihat oluşturmuştur. Bu karar, eşlerin mal varlığına yaptıkları katkıların nasıl değerlendirileceğine dair önemli ipuçları sunmaktadır.

Sonuç olarak, boşanma sonrası mal paylaşımı, Türk Medeni Kanunu'nun belirlediği çerçevede yürütülen karmaşık bir süreçtir. Eşler arasında adil bir paylaşım sağlanabilmesi için, hangi malların edinilmiş, hangilerinin kişisel mal olduğunun doğru bir şekilde tespit edilmesi gerekmektedir. Ayrıca, katkı payı alacağı gibi konuların da dikkatlice ele alınması önemlidir. Bu süreçte, hukuki danışmanlık almak ve yargı kararlarını takip etmek, haklarınızı korumanıza yardımcı olabilir.